ÜMİT NAR İLE SAHAFLIK ÜZERİNE

Sahaf: Gezmekten keyif aldığımız, hepimizin hayallerinin bir köşesinde yer alan büyülü dükkânlar…  Peki, sahaflık nedir, nasıl yapılır, sahafların dönüşüm yaşamasının sebebi ne? Bu soruları, Hermes Sahaf’ın sahibi Ümit Nar’a sorduk. Kendisini “okur-satar” olarak tanımlayan Ümit Nar ile sahaflık üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. “ÜMİT NAR İLE SAHAFLIK ÜZERİNE” okumaya devam et

SANAT VE AHLÂK

Sanatların ve bilimlerin gelişmesi ahlâkın gelişmesine katkıda mı bulunmuştur yoksa bozmuş mudur ahlâkı? Bundan da önce, insan için ahlâkın ne kadar önemi vardır sorusunu sormak gerekir belki ama bu soru çok daha derin bir konu; din, felsefe, psikoloji ve sosyolojinin ilgi alanına giriyor. Bilimin insan ahlâkı üzerinde olumsuz bir etki oluşturduğunu söylemek bir iddiadan fazlası, bir realitenin itiraf edilmesi olur. “SANAT VE AHLÂK” okumaya devam et

İÇİMDEKİ SIZI

-Aa, sen mi geldin? Buyur otur lütfen. Konuşmamamız gereken çok şey var.

Ziyaretin kısası makbuldür evet. Fakat sen çok uzun gittin. Biraz soluklanmamız gerekiyor o yüzden. Nefes almaya ihtiyacım var, gözlerinse tam bir solunum merkezi kalbimin.

Konuşmayacak çok şey var evet. Suçlamamak ve affetmemek üzerine özellikle. Yok kalbim parçalanmış , yok sen kırgınsın, yok ben kırgınım…. Daha aklıma gelmeyen bir dünya depresif patlamalar… Ne gereği varsa bunları konuşmanın. Karşılaşmışız işte ne güzel. Sen büyümüşsün, içindeki çocuk büyümüş. Benimse yüzüm paspal bir halde. Anı kaçırmayalım, az vaktimiz var. Uzun uzadıya sarılalım yılların o zehirli buğusuna. “İÇİMDEKİ SIZI” okumaya devam et

PEAU NOİRE MASQUES BLANCS*

“Kendimi bir gün dünyada buldum ve kendime tek bir hak tanıdım: ötekinden insanca bir davranış isteme hakkı.”

İbrahim Frantz Fanon, doktora tezi olarak yazdığı fakat üniversitesi tarafından kabul edilmeyen “Siyah Deri Beyaz Maskeler” kitabının gayesini ve yöntemini şöyle dile getiriyor; “Amacımız koyu tenli insanı kendinden kurtarmak, daha azı değil. Ağır ağır ilerleyeceğiz, çünkü karşımızda iki taraf var: beyaz ile siyah. İnatla iki metafiziği sorgulayıp ikisinin de fazlasıyla yıkıcı olduğunu göreceğiz.” Martinik doğumlu Fransız psikiyatr ve siyaset felsefecisi, siyah derili insanların neden beyaz maskesi takmaya mecbur bırakıldığını psikolojik temelde sorguladığı kitapta beyazın beyazlığa ve siyahın ise siyahlığa hapsedildiğini belirtir.  Otuz altı yaşında lösemiden hayatını kaybedene kadar kolonileştirme karşıtı ve pan-afrika destekçisi çalışmalarına devam eder.

“PEAU NOİRE MASQUES BLANCS*” okumaya devam et

RADYUM KIZLARI

Soğuk bir İstanbul akşamında, isminden dolayı hayli ilgimi çeken tiyatro oyunu için Üsküdar sahilinden yürüyerek Devlet Tiyatroları’nın Tekel Sahnesi’ne ulaştım. Tekel sahnesi çok tarihi bir yapı olarak dikkat çekmektedir. Girişten itibaren taş duvarlar ve ferah yapısı sizi sanat barındıran bir dünyaya buyur ediyor. Daha öncesinde bu sahnede provalar yapmış, toplantılara katılmış biri olarak içinde bulunulan mekânın izlediğiniz eserlere ciddi bir etkide bulunduğunu söylemeliyim.

“RADYUM KIZLARI” okumaya devam et