hani yazıyorsunuz ya tumturaklı
cümle hayran olmuyor değil
dili yeniden inşa ediyorsunuz ya
barok binalar aşk ortasına
yüzümü tutuyor koca bir şehir
yaradılışı hatıra kalan
bir ben daha düşüyor kapımıza
bu gri sessizlikte
her şey beni unutun diye hâlbuki
çiçeğin solması, suyun akışı, akşam oluşlar
kovalıyor kâinat kendi kendini
gün hep doğmakta, dün ölsün diye
kayan yıldızlar perdeleri yırtıyor
yırtınıyor arş, beni aşın beni aşın!
kimse girmez benden içeri
benden başka hepsi güzel
kıskacındayım inanmanın, avucunda yanmanın
tatlı bir acı hep omuzlarımda
ortasındayım sonuna kadar yaratmanın
benimle aramızda
bir Allah, bir de ben varım
atılmış kelebekler gibiyim dünya denen avluda
seccademin ucunda batıyor Nuh’un gemisi
ruhum acıyla çevrili bir muhabbet adasında
aşk dedim, ne anladı münadi
gidiyorum, ben kalıyor orta yerde
her saat Seni vurur, her zerre döner Seni
daracık sokaklar, kurşun kalem sesi, çırpınışları kanatların
sensizlik vehmi nasıl dile gelir
varlık da Sen, yokluk da Sen!
Sen al beni benden
ben, bir tek Sana yakışır
yıldızlar buradan ne kadar da küçük, buralar oradan
şükür ki kalp hepsinden büyük, sığıyor Yaratan.
EMRE MİYASOĞLU
Yayımlayan