aç kapılarını günışığı,
en sevdiğin çiçekleri getirdim sana
döndüm savaş ülkelerinden
ellerimde yetimler ve çiçekler
neresinde yazılı adın şu ülkenin duvarlarının
okuyamıyorum, sanki yine beş yaşındayım
hangi elinden tuttun o çocuğun da
büyüdüm, yanıyor ellerim hâlâ
kapılarımıza döndüm Günışığı
ırmaklarının şen aktığı ülkemize
bir camiinin avlusunda buluşacaktık
ben öfkeyi susturacaktım
sen ise gözlerini
bundandır benim tek bildiğim umut
yarım kalmam bundandır
söyle hangi yarımdan geleceksin Günışığı
temizleyeyim diğer tüm yıkıntılarımı
oraya asayım annemin portresini
babamı oturtayım, gözlerine bakmadan
bir fotoğraftan oyulmuştuk oysa
bu memlekete yakıştıramadığım ne varsa
bir başına durgun gözlerin
sonra seni bekleyelim enkaz denilen yerlerde
gönlünü dağladığın yetti demek için
önce adın gelsin, sonra ışığın
Yayımlayan